SubConv created subtitle

Uyarı: Telif hakkı sahibi...

 

...vs, vs...

 

Bu hikaye, 1970'li yıllarda
Kızılderililere ayrılmış özel...

...topraklarda yaşanan
olaylardan esinlenerek yazılmıştır.

 

{y:i}WWEN hava raporuna göre,
{y:i}hava sıcaklığı ortalama 32.

{y:i}Nem oranı,
{y:i}oldukça yüksek...

Sohbetlerle devam ediyoruz.
{y:i}Ben Roger. Kiminle görüşüyorum?

 

{y:i}Taraftar Takdir Gecesi.
{y:i}Sakın bizden ayrılmayın...

 

{y:i}Haftaya Perşembe
{y:i}radyonuz 870 AM'de...

 

{y:i}Virginia'da yollar,
{y:i}Morton caddesinden itibaren,...

{y:i}...oldukça tıkandı.
{y:i}Sebebi...

 

{y:i}Gökyüzü turuncuydu ve sanki
{y:i}15 km uzaklıktaymış gibiydi...

 

FEDERAL ARAŞTIRMA
BÜROSU

 

Levoi.

İsmin bu sabah
gündemdeydi, Raymond.

Etkileyici bir geçmiş.

 

İki yıl devriyelik.

 

Üç yıl gizli teşkilat.

 

Birçok zor ve
gizli işi başardın.

Teşekkürler, efendim.

 

Albay nasıl?

 

Babam iyi, efendim.
Saygılarını gönderdi.

 

İyi biridir.

 

Ben de tam aile
ağacınıza bakıyordum.

Oldukça karmasınız.
Litvanyalı, ...

...İskoç-İrlandalı, Fransız...

 

...ve Kızılderili.

 

Sioux'lar, değil mi?

 

-Bilmiyorum.
-Sioux.

 

Gerçek baban,
yarı Kızılderiliydi, değil mi?

 

Babamı tanımadım;
ben bebekken ölmüş.

7 yaşındayken ölmüş.

 

Seni bölge dışına alıyorum.
Hassas Operasyon Birimi.

İki kişilik ekip.

Coutelle'le çalışacaksın.
Yetkili Özel Ajan.

 

Frank Coutelle?

-Cooch'u tanır mısın?
-Hayır efendim, ama...

 

Olağanüstü bir kariyeri var.
O bir efsane.

 

Efsanevi bir baş belası.

Yenilikten ve yenilerden
hoşlanmayan, ...

...geri kafalının tekidir;
ama çok iyi bir ajandır.

 

Görev için sağolun, efendim.

 

Yetki bölgesi ne?

 

Badlands. Güney Dakota.

Kızılderili topraklarında bir cinayet
olmuş. Son yıllarda birkaç tane.

 

Kızılderililere ayrılan arazide
bir grup militan var.

 

Kendilerine "ARM" diyorlar:
"Yerli Hakları Hareketi"

 

Şiddet eğilimliler.

 

Muhafazakarları
hükümet yanlısı yerlilere...

...karşı savunmak istiyorlar.

Olay, iç savaşa dönüştü.
Kızılderili, Kızılderiliye karşı.

Bölge çok karışık.

 

Şimdi bu bir
cinayet soruşturması.

 

Tabii bir de
insanlara yardım.

Geçmişin hayaliyle yaşayan,
insanlara, günümüzün gerçekleriyle...

...yüzleşmeleri için
yardım etmekle ilgili.

Sorun var mı?

Görevim, efendim.

 

Gizliliğim ne?

 

Gizlilik yok.

Oraya kendin
olarak gideceksin.

Kızılderili bir polis olarak.

İnanıyorum ki, doğuştan
Kızılderili bir temsilciyle, ...

...oradaki gerginliği dağıtır,
ilişkileri yoluna koyabiliriz.

 

Bilgi almak amacıyla...

...Kızılderililere, onlardan
birini gönderiyoruz.

Kimse senden sepet örmeni veya
yağmur yağdırmanı istemeyecek.

 

" Hassas Operasyon Birimi" .

Bu iş, üç günde bitmeli.

 

Lee-voy?

 

Nasıl söyleniyor?

 

-Bay Coutelle.
-Cooch.

 

Aslında tanışmıştık,
'76 yılında, Quantico'da.

İş ve işveren hakkındaki
konuşmanızı dinledim. Çok ilginçti.

 

Daha 140 km'lik yolumuz var.
Yola koyulmalıyız.

Orada kaç ajanımız var?

Sadece sen ve ben, dostum,
bir de yalnız ova.

Ölüyü kim buldu?

Öğrenmemiz gerekecek.

Anlaşılan, "Yerli Hakları
Hareketi" oldukça aktif...

 

Başını sağa çevir.

 

Uygun ışıkta,
başın bu tarafa dönükken, ...

...bana,
{y:i}Ovadaki Oklar
filmindeki Sal Mineo'yu hatırlatıyorsun.

O filmi gördün mü?

 

Kızılderilisin;
sadece bu yüzden buradasın.

Yani soru sormayı kes ve
görevine bak. Sigara içer misin?

-Kullanmıyorum.
-Güzel. Bu iyi.

Bunlar sağlığa zararlı.

 

BEAR CREEK'E GİRİŞ
KIZILDERİLİ ARAZİSİ

 

Şuraya bak.

Amerika'nın tam ortasında
bir üçüncü dünya.

İnanmak zor, değil mi?

Buralar onlara aitti,
ta Kanada'ya kadar.

Onlara kalansa, işte bu.

 

Tanrım!

 

-Cesedi öylece bırakmışlar mı?
-FBI yetkisinde.

Ceset bizim.

 

Neredeyse çürümüş.

 

Leo Hızlı Geyik.

 

Yeterince hızlı değilmiş.

 

-Arazide büyümüş.
-Önemli bilgi.

Otuz yedi yaşında. Bekar.

Kamu evlerinde oturuyormuş.

Bunun önemi yok, Sal.

 

Kabile kurulunun
beşinci üyesi.

 

Sence ne kullanılmış?

 

Otomatik. M1 , M1 6...

...223, en süratlisi.

 

Yumuşak başlıklı belki.

 

Çok bilimsel.

Kaliteli bir silah olamaz.

 

Bu 30-30 av tüfeği.
Süsü yok.

 

Beş kez.

 

1 , 5 m' den olabilir.

 

Spiral içinde.
Kovanlar lazım.

 

Şuna bak.

 

Çember içinde kartal tüyü.
Bu "ARM" sembolü.

 

Federal polis!
Ellerini başına koy! Yap dedim!

 

İzini silmeye mi geldin?

Leo, uzun süredir burada.
Cenaze töreni gerekli.

-Yasak bölge, Geronimo.
-Burası Kızılderili arazisi.

Adın ne?

Yavaş ol, Sal.

Geronimo değil, şef.

Yanlış yola mı girdiniz?
Rushmore Dağı'nı mı arıyordunuz?

Adın ne?

Safkan Oglala Sioux'yum.
Burada doğdum, büyüdüm.

Cinayet zanlısısın. Şimdi, lanet
soruma cevap ver. Kimsin sen?

Kim olacak, lanet bir polis.

Polis mi?

Walter Karga At.
Kabile Polisi.

 

-Kahretsin.
-Özür dileriz, Walter.

 

Buralarda daha yeni ve
biraz fazla ateşli.

Rüzgar, geleceğinizi
söylemişti.

 

Bu Kızılderili polisin, ha?

Bu Ray.

Ray Küçük Çakal.

Küçük Çakal?

 

Leo'ya tören yapılmalı.
Yolculuğu yapmalı.

Ne yolculuğu?

 

Oh, o yolculuk. Doğru.

 

Zamanı geldi.

Bak, " Karga Ayak", Leo'nun
tek yolculuğu, ...

...Rapid City'deki
tıbbi merkez olacak.

Bilmiyor olabilirsin
diye söylüyorum; ...

Büyük Suçlar Yasası ihlali...

...Federal Yıldırma
Bürosu yetkisindedir.

Çok iyi.
Şimdi, kaybol.

 

Ne dedin?

 

Evet, tamam.

 

Dedim ki, ...

 

...Leo, ne zaman
tören için götürülebilir?

 

Sana haber veririz.

 

Leo'yu iyi tanır mıydın?

 

Güzel gözlükler.

 

Burada tüm Güney Dakota'dan
daha çok adam öldürülüyor.

Ne sebeple?

İç savaş.

Yerlilerle dışardan gelen
kışkırtıcılar birbirlerine girmişler.

 

Hükümet yanlısı
Kızılderililerin aksine, ...

...çadır hayatı
ve bufalo avı istiyorlar.

-Leo Hızlı Geyik gibi.
-Doğru.

 

Leo, kurul üyesiydi.

Yani, onun öldürülmesi,
muhafazakarlar için...

...büyük bir darbe demek olurdu.

Bu doğru.

Kurulu yıkarak eski şef sistemine
dönmek, ve Alaska'dan Arjantin'e...

...Amerika'yı
geri almak istiyorlar, ...

...ya da buna benzer
olmayacak bir şey.

 

İyi bir şey yapmak için...

...önce kapı önlerindeki
çöplerini temizlemeleri gerek.

 

Utanmamalısın.
Onlar senin halkın.

 

Onlar benim halkım falan değil.

 

Bunu kanıtlamaya
fazla hevesli olma.

Karga At'ı, neredeyse
geberteceğini düşündüm.

 

Sakin ol. Yalnızca sakin ol.

 

Sakin ol, şef.
Sadece bir yol denetimi.

 

Coutelle.

 

Dönüş yolunu buldun.

 

Ray, bu Jack Milton,
kabile başkanı.

 

Sen Kızılderili
polis olmalısın.

-Bu Ray Küçük...
-Ray Levoi.

Bay Milton.

 

Neler oluyor?

 

"ARM" taraftarları.
Onlardan birini arıyoruz.

Cesedin yanında
iz bırakılmış.

Biliyorum.
Fazla ileri gittiler.

Bu katilleri yakalayıp,
icaplarına bakacağım.

Kızılderili tarzı.

 

Anladın mı?

Yasal yollardan halledilmeli.
Bunu biliyorsun.

Federal yargı hakkı.

 

Bunlar kabile polisi mi?

-Oglala Halkı Gardiyanları.
-Kısaca "OHG"ler.

 

Kabile Korucuları,
yedek güvenlik.

Daha çok kişi ölmeden, bu sözde
savaşçıları durdurmak istiyorlar.

 

Eller yukarı!

Silahlarını indirmelerini
söyle, Jack.

Burada yeteri kadar
silah patladı zaten.

 

Federaller beceremiyorsa,
onlardan biz kurtulacağız.

 

"ARM" yakında
" bitik ARM" olacak!

 

Hey, Lewis!

 

Nereye geldik böyle?

 

Evden oldukça uzağa, Ray.

 

{y:i}Şimdi, anlaşma şu.:

ARM çökmek üzere, Ray.

Liderlerinin çoğu
ya hapiste ya da ölü.

İki önemli fanatiğimiz kaldı.

Maggie Kartal Ayı,
buradaki okulun öğretmeni.

 

Grubun demirbaşı. Silahlı protesto
eğilimi, kışkırtıcı eylemler.

Sistemli bir şekilde
şiddeti destekliyor.

 

Bir de...

 

...Jimmy var.

 

James İki Kez Bakar.

 

Hareketin son kurtarıcısı.
Ulusal liderleri.

Sabıka sicili var mı?

 

3 hafta önce, kurul yeri önünde,
Amerikan bayrağını yaktı; ...

...sonra da, Milton'ın fedailerini
devirmeye ant içti.

İfade veren?

 

Beş kişi.

 

Veriye göre,
Leo ile bağlantıları var.

Geçen ay, iki saldırı.

 

Bence adamımız o, Ray.

 

Yapacağımız şu: ...

...bugün, gerilla kamplarından
birini basıp, ...

 

...onu tutuklayacağız.

 

Leo'ya iki saldırı mı?

 

Aslında, üç.

 

-Bu da ne böyle?
-Ter atma toplantısı.

 

Yere yat!

 

FBI. Yavaşça çıkın.

 

Hadi, büyükbaba. Kımılda.

 

Gidelim.

Tamam, beyler...

 

FBI ajanı.

Konuşmayı biz yapacağız.

 

Devam et.

 

Hadi.
Kımıldayın, kımıldayın.

 

Saçın çok güzel, Jimmy.

-Bu, kutsal bir tören.
-Seni tutukluyorum.

Beni rahat bırak!

Karşı koyarsan,
bu iş kestirme yoldan biter.

Karşı koyarsan, ölürsün.
Anladın mı?

 

Bu
{y:i}İnipi töreni.
Dua sırasında da, insanları kiliseden atar mısınız?

Kahrolası giysini giy.

 

Evine git.

 

Kapa çeneni!

 

-Deliliniz yok.
-O kadar emin olma, Jimmy.

O bayrağı baş aşağı asmak
federal suçtur.

 

Askerlik yaptım.

Vietnam'da.

 

-Madalyalarım var.
-Benim de, Jimmy. Yalnız değilsin.

 

Baş aşağı duran bayrak,
tehlike sinyalidir.

Militan palavralarını kes.

-Ben militan değilim. Savaşçıyım.
-Ben de John Wayne'im.

Bu, 500 yıllık bir direniş.

Bağı koparamazsın.
Anlıyor musun?

 

-Bu, 500 yıllık bir direniş.
-Anahtarın var mı?

 

Peki.

Levoi, federal anahtarı dene.

 

Yapma! Pazar günü
fedailer kapımı kırdılar.

Kutunun içinde.

 

Anahtar. Anahtarı kullanın.

 

Kahve kutusunda.

 

Kahve kutusu?

 

Evet. Anahtar, kahve
kutusunun içinde, delikte.

 

Kahretsin!

 

Kaçak alarmı veriyorum.
Memura saldırı. Bir memur yaralı!

{y:i}Memur vuruldu mu?

Memur, bir porsuk
tarafından ısırıldı!

 

Durun, dedim!

 

Her şeyi araştır!

 

Arkanı dön,
ellerini duvara daya.

 

Jimmy'yi saklıyorsunuz!
Biliyoruz!

Kahrolası fedailer.
Arazimden defolup çıkın!

 

Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz?
Burası okul. Kesin artık!

 

-Jimmy'nin çocuğu var mı?
-Bildiğimiz kadarıyla üç tane.

 

Buraya gelin.
Buraya gelin!

-Sıraya dizilin.
-Onlara dokunmayın!

 

Çek ellerini! İçeri giriyorum.
Bazı şeyler almam lazım.

 

Raymond Levoi Küçük Sosis,
Federal Yorum Bürosu!

Bir şehir Kızılderilisi
gibi sessizce yaklaştın.

-Laftan anlamıyorsun, değil mi?
-Dikkat et! İşarete basıyorsun.

 

Leo, burada öldürülmedi.

 

Buraya atıldı, ...

...bir arabadan.

Yalın ayak izi, susturucu
ve metal tel kullanılmış.

1960 Chevrolet, mavi-beyaz.

Leo'nun kendi arabası.
Halen kayıp.

 

Aradığınız adam,
Leo'yu sırtında taşıdı, ...

...yüzünü aşağıya çevirdi, ...

...çam dalıyla daire çizdi.

Leo'nun arabasına dönerken
izleri bu dalla sildi.

 

Ama bunu görmedi.

 

Katil, topuk-parmak
ucu yürüyor.

 

Tüm tabanına basarak.

 

Beyazlar gibi. Jimmy bir
Kızılderili gibi yürür.

 

65 kilo civarında.
Oldukça hızlı koşuyor olmalı.

 

Bu izin derinliğine göre,
95-1 00 kilo. ağırlığında biri, derim.

 

Cebindeki bozukluğu da
söyle bari?

 

Altmış üç sent.

 

Yetkilerinin dışındasın.
Gidelim.

Tek bildiğin şey, yetki zaten.

 

Ağaçları dinlemelisin, Hoss.

Durmalı ve
rüzgarı dinlemelisin.

Sana birçok şeyi söyler.

 

Karga At, buraya 20. yüzyıl
denilen yerden geldim.

 

Ne ağaçları dinlemeye
ne de kumsalla...

...konuşmaya ihtiyacım var.

 

Tıbbi merkeze gidip, Leo'nun
yaralarının içine iyice bak.

Ve kireçtaşının oraya nasıl
girdiğini bana söyle.

Bu taş sadece,
" Küçük Gezinti Nehrinde" vardır.

Leo, orada öldürüldü.

Maggie Kartal Ayı'nın
evinin karşısında, Mato Ska'da.

Dikişleri iyileşince
bunu 007'ye söyle!

Laflarına dikkat et. Frank
Coutelle'in parmağı olamazsın.

Hatta porsuğu bile.

 

78 kilosun, değil mi?

Biracı bir tip değilsin.
Fasulye-pilav yiyenlerdensin.

Silahını sağına takarsın,
bir de yedeğin var.

.32'lik veya .38'lik.

 

Bileğindeki kılıfta.

Bu yüzden, sol ayağını
sürüklüyorsun.

Ayakkabıların, yepyeni.
Ayaklarını biraz sıkıyor...

...ama fiyakalı,
önemli olan da bu.

Haklı mıyım?

 

Karga At, ...

 

...siktir.

 

Hoşuna giderdi.

 

DELİL
FEDERAL ARAŞTIRMA BÜROSU

 

Bayan?

 

Bekleyin!

 

Sizinle konuşmak istiyorum.

 

Silahsızız!

 

-Her şey yolunda.
-Büyükanne?

İyi misin?

 

Onu biraz ürküttüm.
O iyi.

Meraklanma, büyükanne.

Vay, vay, vay.
Washingtonlu Kızıl Beniz.

 

Sen Kızılderili FBI'sın.

Bu doğru.

 

-Jimmy'yi mi arıyorsun?
-Niye? Onu gördün mü?

 

Pekala, Sarı Şahin. Yavaş ol.

Sanırım.

 

3 km geride önümden
yolun karşısına geçti.

 

Sonra da uçup, gitti.

Uçup, gitti mi?

Şekil değiştirebilir.

 

Şekil değiştirmek?

Bazı hayvanların şekline.

 

Bilirsin. Geyik, karaca, oklukirpi.

Karga, bazen.

 

Bu irsi bir şey mi,
yoksa ders alabilir miyim?

 

Dışarı çık.

Onu içeri alın. İçeri alın.

 

-Burada mı yaşıyorsun?
-Neden?

Burada yaşamıyor.

 

İki gün önce,
sabah 6:30'da neredeydin?

 

Arama emrin var mı?

 

Ya benimle gel...

...ya da iki gün önce 6:30'da
nerede olduğunu söyle.

 

Rapid City'deydim.

 

Saat 8:00'de bir TV muhabiri ile
görüşmem vardı.

 

Kabile mezarlığına
saygısızlık hakkında.

 

İçeri git.
Seni incitmeyecek.

 

Çocuklar benimleydiler.

 

İçme suyu stoğumuzu aldık ve
öğlende, araziye geri döndük.

 

Yaşlı kadın da sizinle miydi?

Hayır.

 

-Neden?
-Onunla konuşmak istiyorum.

 

Hayır, FBI'lardan korkar.

Arazinizde bir cinayet
işlendiğine dair delilim var.

 

Ona, topluma hizmet için...

...burada olduğumuzu söylersen,
yardımcı olacaktır.

 

{y:i}Wasicu'larla konuşmaz.

 

Ama, sen Kızılderilisin.

 

Bu doğru.

 

Hangi milletten?

 

ABD.

 

Ben bir Sioux'yum.

 

Kimlerin kanındansın?

 

Baban kim?

 

Bunun önemi yok, değil mi?

 

Büyükanne, törelerine çok bağlıdır.
Anlayacağını zannetmiyorum.

Ben de öyle.
Onu niye çağırmıyorsun?

O bana şekil değişimini,
ben ona uçakları açıklarım.

Arazidensin...

Seni pislik. Ben Minneapolis'denim.

Buraya gelmeden önce 4 yıl
Dartmouth'da kaldım.

Haklarımı ve
dünyanızı biliyorum!

Arama emrin yoksa,
dışarı çıkmayacak.

Arazime izinsiz girdin,
şimdi çek arabanı, şef.

 

" Militan toplantısında
Coutelle ve Levoi İki Kez Bakar'ı...

...tutukladılar ama" ...

-Pusuya düştüler.
-Pusu, iyi.

" Kimliği belirsiz beş, altı,
belki de...

...üç erkek Kızılderili tarafından.
Özel Ajan Coutelle" ...

 

Yaralandı.

" Pusu sırasında, kolundan yaralandı.

İki Kez Bakar Levoi'a saldırdı,
ve davadan kurtulmak için kaçtı.

Coutelle tüm birimlere
bülten yayımladı, vs."

Dawes, 302'yi görmeden önce,
bu herifi enselemek istiyorum.

Üç günümüz
henüz dolmadı, Ray.

 

Bir şeyler buldun mu?

 

-Eve gitme vakti.
-Bir içki daha istiyorum.

.223 M1 6.

 

Bunu nerede buldun?

Maggie'nin arazisinde.

-Çek ellerini üzerimden!
-Önemli bir kanıt...

Gidelim.

 

Ve?...

 

Cinayetin orada
işlendiğine dair kanıt var.

Şu İki Kez Bakar çok
dikkatsiz biri.

 

Bunu nasıl aldın?

 

-Arkadaşlık ederek.
-Kiminle?

Kızılderili polisle. Karga At.

 

Yanlış adama güveniyorsun.

O FBI'ın kafasını karıştırmayı
sever. Bu, onun tarzı.

 

Bu davada yetkisiz.

Ama olay orada oldu.

Ceset, kendi arabasıyla taşınmış,
hala kayıp bir Chevy ile.

Bu arabayı bulursak,
delilimizi bulmuş olacağız.

Maggie'nin evinde kimse var mıydı?

Kendisi.

 

Altı çocuk, ikisi onun...

Sağol.

" Büyükanne" dediği,
yaşlı bir kadın...

 

...ve bir ARM üyesi.
Richard, soyadı bilinmiyor.

Tekerlekli sandalyede miydi?

 

Richard Sarı Şahin.

Sarı Şahin mi?

 

Maggie'nin kaydını dinlet.

 

Kayıt etmedim.

 

Bu bir cinayet davası.
Kaydet, tamam mı?

Bu alçağı 24 saat içinde
yakalayamazsak, dava kolay bitmeyecek.

Uzun süre, yağda pişmiş ekmek ve
köpek çorbası yer durursun.

Şimdi, oraya git ve onları konuştur.
Onu saklıyorlar.

Gerçek bir işe ne dersin?
Kimse benimle konuşmayacak.

 

Lanet olası zenciler!

 

Birisi gitme vaktinin
geldiğini söylemeye çalışıyor.

 

Benimle dalga geçiyor olmalısın.

 

Ehliyet ve ruhsat, lütfen.

Kıçımı öp.

Burası benim yetki alanım.
Ve 55 yerine 59'la gidiyordun.

 

Radarı göster.

-Radara gerek yok, ben bilirim.
-Saçmalıyorsun.

Tam sen geçerken,
rüzgarı dinledim.

Dedi ki, "59. Yakala onu" .

Muhafazakarlar
yakalamadan önce.

 

Biliyor musun,
siz FBI'lar...

...eski süvarilerin sadece
modern halisiniz.

 

Sizi burada istemiyorlar,
kimse seninle konuşmayacak.

 

İyi.

 

Sadece bir
{y:i}Wica'sa Wakan
dışında, neden bilmiyorum.

Kim dedin?

 

Seni bulmam için
beni gönderen adam.

 

FBI için bazı bilgileri...

...olduğunu söylüyor.

Nerede?

 

Bunu postayla gönderirsin,
itiraz edersen, ...

...kabile mahkemesine çıkarsın.

Beni takip et.

 

Büyükbaba Samuel Reaches.

Ağır işçi bir hekim.

 

Hekimle neyi kastediyorsun?
Büyücü hekim mi?

 

-Tütün getirdin mi?
-Ne?

 

Yaşlıları ziyarete giderken, her zaman
tütün getirmelisin. Hediye.

 

Bunu biliyordum.

 

Evet, eminim.

 

Ne dedi?

 

{y:i}Mr. Magoo'yu
daha önce seyredip
seyretmediğini bilmek istiyor.

 

Ona hiç güvenilmeyeceğini
söylüyor. O bir deliymiş.

 

Diyor ki, Magoo odaklanmak için
dağın tepesine çıkarmış.

 

Büyükbaba takas yapmak istiyor.

 

Kimse eski " Kızılderili takası"
yapmadan geçemez.

Dediğimi anladın mı?

 

Gözlüğünü beğendi.

 

Diyor ki, iki gün önce
{y:i}İnipi'de
durdun.

Senden çekinmediğini,
çünkü seni tanıdığını söylüyor.

Beni tanıyor mu?

 

Seni hayalinde
gördüğünü söylüyor.

 

Diyor ki, sen doğuda
{y:i}wasi'cu
şehrindensin.

 

Uzun zaman önce halkın
Miniconjou Sioux'larındandı.

Ama sen bilmiyormuşsun
çünkü...

...şahin aya ne kadar uzaksa
sen de kendine o kadar uzakmışsın.

Geleceğini ona söylemişler.

 

Kimler?

 

Ruhlar.

 

Buraya gelmeni onlar istediler.

 

Çubuğu içeceğiz,
ve aramızda hiç yalan olmayacak.

 

Telaşlanma.
Bu Meksika kültüründen değil.

Tütün ikramı.
Dualarının kabulü için.

 

Eğer içmezsen, bir şeyler
sakladığını zannedecek.

 

Çok kutsal, diyor.

 

500 yıllık kaplumbağa
kabuğu tıkırdıyor.

 

4 büyükbabadan,
kuşaktan kuşağa geçti.

 

Güçlü.

 

Bir adam görüyorum.
{y:i}leska.

Yarı Kızılderili. Üstü başı
kir içinde, kötü dişler.

Bir misyonun yanında duruyor.

 

Hayır, bir okulun.

 

Birini bekliyor.

Bir erkek çocuk...

 

...okuldan çıkıyor.

Diğer wasi'cu çocukları
oynuyorlar, her çocuk gibi.

Çocuk, Kızılderili adamı görüyor.

Ama diğer çocuklar gülüşüp,
Kızılderili adama isimler takıyorlar.

 

Ve bu çocuk, adamı
görmezlikten geliyor.

Koşarak, yanından geçiyor.

 

Kızılderili adam,
orada öylece duruyor, ...

...yalnız, üzgün.

 

Bu üstü başı kir içindeki kötü dişli
Kızılderili, başka bir yerde.

Yerde.

Evet, yerde.

 

Nefes alamıyor.

 

Nefes...

 

...alamıyor.

 

Bana bilgi verecek mi
vermeyecek mi?

 

Sana bilgiyi verdi.

 

Cinayetle ilgili...

...bir şey bilip
bilmediğini sor ona.

 

Dedi ki, " Bilmiyorum."

 

Çok uzun bir şeyler
anlattı orada. Ne dedi?

 

Yaşlı adam, geçen hafta
baykuş görmüş.

Eeee?

 

Baykuş habercidir.
Birinin öleceğini bildirir.

Baykuş, ona Leo'yu söylemiş.

 

Baykuş, ona
Leo'yu mu söylemiş?

 

Bir de "Suyu dinleyin" demiş.

 

"Suyu dinleyin" .

 

" Baykuşu dinleyin."

 

Bir de, " Mr. Magoo'ya
güvenmeyin" demiş.

 

Yanlış adamın peşindeymişsin.
Jimmy yapmadı.

 

Bunu takip etmemizi söyledi.

Bunu takip et.

 

Bir büyücü hekimin
en önemsediği şey, ...

...dünyayla birleşmektir.

 

Geçen ayın Sears Kataloğunu okur
gibi seni de okuyabilir,
{y:i}kola.

 

Ciddi olamazsın.

 

Reaches'e göre, iyi bir
kandan geliyormuşsun.

Şimdi de onu mu
kandırıyorsun?

Tam tersine.
Bunlar sizin için.

 

Bir fincan
{y:i}wakalapi
için içeri gelir misin, diye soruyor.

 

Seve seve.

 

Ortalık oldukça karışık...

Silah sesleri duyuyorum.

Ne zaman?

Her gece
sandalyemde oturup, ruhlar...

...bize yardım etsin
diye dua ediyorum.

Ama sebep su.
Çocuklar hasta oluyorlar.

 

Bu korkunç bir durum.
Suyun nesi var?

Mikroplu.

Çiftçiler, ölü doğmuş
buzağılar buluyorlar.

Büyükanne, Leo Hızlı Geyiği en son
ne zaman gördüğünü hatırlıyor musun?

 

Bir şey vereceğim.

 

Onu rahat bıraksana.
Hiçbir şey görmedi.

 

Biri öldürüldü.
Bu benim işim.

 

Pekala.

 

İşini yap öyleyse.

61 muhafazakar ve ARM taraftarı
öldürüldü ve hiç soruşturulmadı.

 

Bunu istemezsin.

Bu bir intihar.

 

Kendini başının
arkasından vurmayı becermiş.

Bakacağım. Söz veriyorum.

Ve Milton'dan öteye geçemeyen
kabile fonlarına ne olduğunu da öğren.

Sadece neler olup bittiğini
bilmiyormuş numarası yapma!

Neler olduğunu biliyorum.

 

Diplomanı, halkına yardım
etmek için, kullanmaya çalışıyorsun.

İlk olarak, okulların
denetimini düzenledin.

 

Sonra Oglala Yardıma Muhtaç
Kadınlar Evi'ni kurdun, ...

...tecavüze uğradıktan sonra.

 

Şiddet eylemleri aleyhinde
oy vermene rağmen, ...

...ARM'ın en etkili
temsilcilerinden birisin.

 

Oldukça zor olmalı.

 

Birçok iyi iş yapıyorsun.

Çok cesursun.

 

Buna devam etmek ister misin?

 

Senin için yapmış.

 

Büyükbaba Reaches, ona
senin cesur bir halktan...

 

...geldiğini söylemiş.

 

Ne yaptığını sanıyorsun?

 

Çekil üzerimden!

 

Yere yatın!

Yere yatın!
Hepiniz, yere yatın!

 

-Anne, Anne!
-Yerde kal!

 

Yere yatın!

 

Aman Tanrım!
Hobart, Hobart!

Aman Tanrım!
Vurulmuş! Vurulmuş!

 

Onu vurdular.
Bana yardım et!

 

Tamam, bana bırak.

 

Başını tut.

Başını tut.

 

Hastane nerede?

Çabuk! Merkez köyde!

 

Mato Ska'da Kartal Ayı'nın
evine silahlı saldırı.

Kanaması durmuyor!

Kanaması durmuyor!

 

Bunu etrafına sar
ve çok sıkma.

Yaralı bir çocuğu arazinin
sağlık ocağına doğru götürüyorum.

İyileşecek.

 

Gözlerini açık tut.
Aferin sana.

 

-Yaralı var!
-Bir masa lazım!

-Masa yok.
-Bize masa lazım!

Dayan.

Başını tut. Başını tut.

 

-Çok kan kaybetti.
-Hemen geliyorum.

O ölmeyecek.
O gayet iyi.

-İyileşecek.
-Bir bakayım.

Ne oldu?

Vuruldu.

 

-Adı ne?
-Hobart.

Hobart, beni duyuyor musun?

 

Şimdi derin bir
nefes al ve ver.

Pekala. Çok iyi.

İyi olacak.

 

-Vuruldun mu?
-Hayır.

 

Delirdin mi?

Kartal Ayı önemliydi,
her şeyi mahvettin.

-ARM bilgi verdiğini sanıyor.
-ARM değildi.

 

Adamına tasma tak!

Tasma sana lazım!

Kendini toparla.
Bu adamlar bizden, tamam mı?

Bombayı ateşliyorsun.

Sana, oraya gitme, demiştim.
Abaza mısın? Terfi mi istiyorsun?

D.C.'de Dawes ile aranda
neler geçtiği umurumda değil.

Savaş alanı işte burası,
ve bu benim davam, tamam mı?

 

Gir şu lanet arabaya.

 

Buradan çıkalım.

 

Jimmy'nin arabasındaki kartal
tüyünün laboratuar raporu geldi.

Ceset alanında bulunanla
genetik olarak aynı.

-Görevine bağlı kal.
-Hassas Operasyon Birimi.

Çok iyi.

 

Şu Tonto'yu yakalayıp,
buradan gidelim.

 

Sabah bir 302 raporu dolduruldu.
Kızılderili, yaşlı erkek. Sam Reaches.

O, yaşlı değil, Cooch.

Çok korkmuş.

Palavra.

Tam değil. Yaşlı adam
ARM'ın manevi lideri.

Yarı otomatiklerini
kutsamaya, ona gidiyorlar.

Gidip, onun evini kazıklarla
bölmeni istiyorum.

 

-Bak, bu yaşlı akbaba, o...
-İşimize bakalım.

Jimmy, tutuşmaya başladı. Liderden
manevi güç alacaktır, anladın mı?

Şimdi soğuk bir duş al
ve oraya git.

 

James İki Kez Bakar, ...

 

...tutuklusun.

 

Biçim değiştirsen,
süt içebilirsin.

 

Kontrol ediyordum.

 

Sağol.

 

Ne?

 

Hayır, hayır. Olamaz.

Dışarı çık.

 

Tutun, Jimmy.

 

Güzel bir kamyon.
Nereden çaldın?

 

-Bunu görmek isteyebileceğini sandım.
-Neler oluyor?

 

Bu bir toplantı.

 

O tüy, sana biraz
ipucu vermiş olmalı.

 

Hepimizde aynı kartalın
tüylerinden vardır.

Biz arazideki
her şeyi paylaşırız.

Benim gözlüklerim.

 

Büyükbabayla takas yaptım.

 

Ben de seninle yaparım.

 

Bir taş! Delirdin mi?

Bunlar Ray-Ban.

 

Tanrım.

 

Jimmy için elinde delil yok.

Sen polis değilsin.

Kanundan kaçmak,
silahlı saldırı, ...

...öldürme amaçlı saldırı,
hiçbir şey mi?

Ya kışkırtma?

 

Bu pislik,
ABD'nin düşmanıdır.

 

Biliyor musun, çocukken
Kızılderili ve kovboyculuk oynardık.

Ben hep, Gary Cooper olurdum.

 

Yerli olmak istemezdim.

Yatılı okul, buna
zaten imkan vermedi.

Saçlarımı kestiler.

Dilimi konuştuğumda,
ağzımı sabunla yıkadılar.

 

Kendi dilim, Ray.

 

ARM savaşçıları geldiğinde,
bir uyanış oldu.

 

Halkın, miraslarından, yaşlılarından,
dillerinden gururlanmasını sağladılar.

 

Ve sen onlara
"düşman" diyorsun.

 

Oldukça zor bir durum,
değil mi?

Şimdi bile aynı şeyi yapıyorsun.

 

Yarın sabah, Leo'nun katilini
kabile hapishanesine getireceğim.

Yetkilerini boş ver.

Delil saklıyorsan,
başın belada.

Dava et beni.

 

{y:i}Bütün dansçılara
{y:i}teşekkürler.

{y:i}Gençler kategorisinde...

 

Sen koca bir adamsın.

 

{y:i}Tüm kadın dansçıları çağırıyorum,
{y:i}geleneksel dansçılar...

 

-Güzel bir rastlantı, Washi...
-Washingtonlu Kızıl Beniz.

Nasılsın, Sarı Şahin?

Kendine dikkat et.
Buralarda FBI benim.

 

Safkan Kızılderili.

 

Büyükbaba.

 

Takas yapmak istiyor.
Saatini beğendi.

Hayır. Mümkün değil.

 

Onu büyükannem ölürken
vermişti bana.

 

İmkansız.

 

Kızılderili saatine geç, diyor.

Beyazların saat kavramı,
mide kanseri yapar.

 

Olmaz.

 

Seni bilmem ama ben,
bir beyazı aramıyorum.

 

İyi çünkü ben de öyle.

Lakotalara göre, ölünün yüzü
aşağı çevrilirse, ...

...ruhu geri gelmez.

Beyazlar bilmez,
bu Sioux inanışıdır.

Bir şey biliyorsan, söyle.
Sana yardım edebilirim.

Sadece bildiğini anlat.

 

Bu geceden önce bilemem.
Büyükbabaya geliyorlar.

-Kim "onlar"?
-Onlar.

Kimler?

 

Ya büyükbabaya gelip, kendin
öğrenirsin ya da gidip, ...

...Jimmy'yi kovalarsın.

 

Kırmızı Geyik
Tepesi'nin ardında, ...

...taş ve pisliklerle
beslenen, ...

...buradaki herkesi öldürecek, ...

 

...tuhaf varlıklar
olduğunu söylüyor.

Bunlar, ruhların söyledikleri.

 

Diyor ki, ruhlar, seni Kırmızı
Geyik Tepesi ardında görmüşler.

Seninle berabermişim.

 

Ama bu kadar söylüyorlar.
Ölüp, ölmediğini bilmiyor.

Ölmüş olabileceğini düşünüyor,
ama ölmek için iyi bir günmüş.

 

"Geyik Tepesi'ne git.

Elk halkının eskiden
yaşadığı topraklara git.

Ama iki kişi gitmelisin.

 

Görebildiklerim bu.

 

Konuştum.

Hepsi bu kadar."

 

{y:i}Raymond?

 

{y:i}Raymond!

 

{y:i}Ondan uzak dur, Raymond.

 

{y:i}Buraya, bana gel.

 

{y:i}O sarhoş. Ondan uzak dur!
{y:i}Bırak onu!

{y:i}Hadi. Buraya gel.
{y:i}Bırak!

 

Sakin ol, Hoss!
Nereye gidiyorsun?

Geyik Tepesine. Beraber gitmeliyiz.

Öyle görmüş.
Hayallere aldırmazlık yapamazsın.

-Bilgi verilecekti.
-Verildi.

Saçmalık!

Hayır, sen saçmalıyorsun!

 

Tamam.

Bak, korktuğunu biliyorum.

Sadece korkma.

 

Korkunla savaşıyorsun, dostum.
Savaşı bırak.

 

Tamam mı, Raymond?

 

Beni rahat bırak.

Kesin!

Kesin!

 

Bana iki yaşlı kadını
hatırlatıyorsunuz.

 

İngilizce konuşuyor.

 

Sadece kızdığı zamanlar.

 

Yukarı gelin
ve televizyon seyredin.

 

Tanrım, beni korkuttun.

 

İyi misin?

 

-Kımıldama.
-Dur!

 

Kımıldama!

 

FBI.

Onu oradan çıkar.

 

-Dışarı.
-FBI.

 

Özür dilerim.

Memur! Bırakın, geçsin!

 

Seni duyuyorum.
Sen, beni duyuyor musun?

 

Yakında, sanırım.

 

-Reaches nasıl gitti?
-Hiç.

Ne? Seni duyamıyorum.
Daha yüksek konuş.

 

Gece, garaj kapısını
kilitliyor musun?

Bir şey mi oldu?

Rapid City'den takviye aldık.
Bir ağ oluşturuyoruz.

Giriş kapısı değil.
Hayır, garaj kapısı. Evet, biliyorum.

Uzaktan kumandayla
içeri daha kolay girerler.

Üç günü boşa harcadık, Ray.

Evet, bak...
Tamam, tatlım.

Gitmem lazım.

 

Evet, çok yakında.

Ben de.

 

Bunu nereden buldun?

 

Onu yakalamak üzereydim.

Kırmızı Karga'daki yerlilerin
orada, onu yakalamak üzereydim.

 

Ama tam yakalayacakken
elimden kaçtı.

Bunu bıraktı.

 

Bu o silah.

 

Balistik testi?

Elbette.
Bütün testler yapılacak.

Hemen Rapid'e göndereceğiz.

 

Artık sıkı bir delilimiz var.

Harika.

 

İyi iş becerdin.
İsmin 302 dosyasında.

Hey, Brian?
Bunu D.C'ye götür.

 

Sen iyi misin?

Tabii.

Çok keyifli görünmüyorsun.

 

Haydi, biraz hava alalım.

 

İçecek ister misin?

 

Kamyonunda bir köpek var.

O Jimmy.

Onu besledim. Üzerime kaldı.

 

Hayalet görmüşe benziyorsun.

 

Bazı hayaller
görüyorum, Cooch.

 

Burası, insanı böyle yapar.

 

Sen hiç...

 

Gelirken, kuşatılmış
bir yoldan geçtim.

 

"OHG" Deniz Kuvvetleri gibiler.

 

Kaçak alarmı.

 

Gerçekten neler oluyor?

 

Düşmanı temizlemeye
geldik, değil mi?

 

Temizliği yapıyoruz.
Cinayeti açığa çıkarıyoruz.

Bu insanlar, kendi
pisliklerini temizleyemezler.

 

İç sivil savaş.

1 00 yıldır birbirleriyle
uğraşıyorlar.

 

Bunlarla uğraşamayız. Biz,
adamımızı yakalamak için buradayız.

 

Tamam mı?

 

Şu Milton, nasıl biridir?

 

Böyle durumlarda, iyi adamlarla
kötü adamları söyleyemezsin.

Yani, hepsi Kızılderili.

 

Karmaşık bir durum.

 

Bu alanda
9 yıldır çalışıyorum.

 

Kanun ve tarihleri hakkında
onlardan daha çok şey biliyorum.

Onları anlayabiliyorum, gerçekten.
Gururlu insanlar.

 

Ama aynı zamanda
işgal altındalar.

Gelecekleri, onları işgal edenler
tarafından belirlenmiş.

Doğru veya yanlış,
böyle gelmiş, böyle sürecek.

 

Burada, bazı ajanların
kuralları bozduğunu gördüm.

Aşırılık ve
yanlışlıklar gördüm.

 

Ama ailesi olan iki ajanın, ...

 

...şuradaki çimenlerde,
kafaları uçurulmuş bir halde...

...uzandıklarını da gördüm.

 

Onlar sadece
görevlerini yapıyorlardı.

 

İdealist ajanlar,
tıpkı diğerlerimiz gibi.

 

Amerikan rüyasının
bütünlüğünü korumak.

 

İki Kez Bakar...

 

...ABD'nin düşmanıdır.

Yapılacak tek şey, bu.

Hassas Operasyon Birimi.

 

İnansan iyi olur.

 

Hazırlan. Ceketini giy.
Gidip, onu yakalayalım.

 

-Hemfikir miyiz?
-Tabii.

 

Avın için hazırlık yap
ve yaşlı adamın evine git.

 

Sabah 4: 1 6.

 

Samuel Reaches'in evi.

Hedef kişi...

 

...şarkı söylüyor.

 

Harika.

 

Tanrım!

 

Sam Reaches'in evine
silahlı saldırı. Tamam!

-Ateş sesi, bu taraftan geldi!
-Burayı parçalara ayıracağım!

Burada bir çadır var.
Bir göz atalım.

 

Kovanları istiyorum! Dağılalım
ve şu kovanları bulalım!

Bir şey buldum!

 

Raporları bana vermelisin.
Onları görmem lazım...

İlk söyleyişinde
duydum seni!

 

Jimmy, bizimle Çılgın Atı
oynuyor gibi yine.

 

Daha sonra.

Sen ne dersen, şef.

 

Sadece içeri gir.

 

Federal dağıtım.

 

Hayır, hayır, hayır!
Zor delil! Fiziksel delil!

Yaşlı adam ne istedi?

 

Sadece biraz para.

 

Gel, arabayla dolaşalım.

 

Biliyorsun, birimizden
biri vurulursa, ...

 

...bu, dostluğumuzun sonu olur.

 

Elimizde dopdolu bir
savaş konusu olur.

 

Kahretsin.

 

Şef Baş Belası.

 

Yetki bölgenize
davetsiz girdim ama...

...bulunan araba raporu için
radyoyu kullanabilir miyim?

1 960 model Chevrolet, mavi-beyaz,
Leo Hızlı Geyik üzerine ruhsatlı.

 

Rahmetli.

 

Buna ne diyorsun?

Evet, ya sen?

 

Jant kapağı!

 

Bir jant kapağı.

Kesinlikle şehirli.

Arazi yerlisi,
susuzluğu göze alırdı.

-Tam tahmin ettiğim gibi.
-Zekice.

 

-Bundan ne çıkarıyorsun?
-Bazı parmak izleri var.

 

Katil, oldukça iri biri olmalı.

 

Hey, Ken.
Şunu paketle.

 

Ben yaparım.

 

Büyükanne için
arama emri mi getirdin?

 

Gitti.

 

Çocuklarla birlikte
güvenli bir yere gönderdim.

 

İyi.

 

Oğlun nasıl?

 

İyileşiyor.

 

Sorduğun için sağol.

 

Ve teşekkür ederim.

 

Ne yapıyorsun?

 

Test için örnekler alıyorum.

 

-Daha çok insan hastalanıyor.
-Aileni bu işe soktuğum için üzgünüm.

 

Amerika'nın keşfinden beri
ailem bu işin içinde.

Ortağım içinden çıkılmaz bir dava
yaratıyor. Jimmy'nin hiç şansı yok.

Bu delil dışında.

Şimdi bu, eğer yanlış
kişilerin eline geçerse, ...

 

...dava ortadan kalkar.

 

Karga At bana, senin
iki ay önce, bir hayır konserinde...

...piyango bileti
sattığını söyledi.

-Hiç kayıt tuttun mu?
-Bunu yapamam.

Dava yaratabilmek için
elimizdeki tek güç, bu kanıt.

 

Bu, güç değil.
Bu, bir kağıt.

 

Tanrım!

 

Güç, yağmur fırtınasıdır.

 

Güç, tam şuradaki nehirdir.

Benim korumam gereken de o.
Beyazların kanunu değil.

 

Savaşçı olduğu için
Jimmy hapse girerse, ...

...onu kabullenecektir.

Bu, onun tarzı.
Bu, bizim tarzımız.

 

Jimmy'nin düşüşüne seyirci
kalmak, Kızılderili tarzı mı?

 

Anlayamazsın.
Kızılderili değilsin.

Babam Kızılderiliydi.

-Onu hiç tanımadın.
-Onu tanıdım. Babam, çılgının biriydi.

Emniyet takımı
olmaksızın, ...

...çıplak ayakla,
köprüler ve gökdelenler yaptı.

 

Ben babamı tanıdım.

 

Düşecek diye hep korkardım...

...ve bana " Korkma
{y:i}washi,
ben uçabilirim", derdi.

Bana böyle derdi.

 

Bana
{y:i}washi
derdi. Ama uçamadı.

Denedi ama...

 

Annemle benim gözlerimizin
önünde ölene kadar içki içti.

 

Ondan utanıyordum.

 

Ve onu gömdüm attım...

 

...ta ki kendi halkım,
onu çıkarana kadar.

 

Kendi halkım.

 

Ne?

 

{y:i}Washi.
Anlamını biliyor musun?

" İyi çocuk" demişti.

 

Domuz yağı yahnisi.

 

Harika.

 

Sanırım sana
tombul çocuk diyordu.

 

Bu bileti satın alan kişi,
Leo Hızlı Geyiği öldürdü.

 

Gitmem gerek.

 

Dinle, tüm yollar kuşatılmış.

 

Güvenli değil.

 

Beni merak etme.

 

Nereye gidiyorsun?

 

Kaynağa.

Kaynak?

 

Sen de aynısını
yapmalısın...

 

{y:i}...washi.

 

Büyükbaba,
İngilizce konuş lütfen.

 

Bana neler olduğunu
anlamam gerekiyor. Ben...

 

-Gitmelisin.
-Ben buraya aidim.

 

Neden Geyik
Tepesi'ne gitmedin?

 

Orası niye
bu kadar önemli?

 

Bir cevap alamaz mıyım?

Güçle alakalı. Hızlı Geyik
öğrendiği için öldürüldü.

Burada kalırsan, seni öldürürler.
Haydi, gidelim.

Bazen bizi
öldürmek zorundalar.

 

Öldürmek zorundalar...

 

...çünkü ruhumuzu bölemiyorlar.

 

Bunu yapmak
zorunda değilim.

 

Başka seçeneğin yok.

Size yardım etmeye çalışıyorum.
Neden anlamıyorsunuz?

DNA'mızda var. Yaşlı adamın
dediğini yapmalısın.

 

Seni bu kadar korkutan ne?

 

Kendimiz olma
hakkını seçeriz.

 

Gerçek ve
hayali özgürlük arasındaki...

 

...farkı biliriz.

 

Dünyayla yaşamanın da yolu var,
yaşamamanın da.

 

Dünya yolunu seçeriz.

 

Güçle ilgili.

 

FBI!

 

Eller yukarı, Jimmy.

 

Eller yukarı!

-Kaldır ellerini, Jimmy!
-Eller havaya!

 

Orospu çocuğu!

 

Büyükbaba, gidelim.
Başın belada.

 

Yukarı, yukarı! Haydi!

 

Çek ellerini!

 

Onu buraya getirin.

-Kımılda, kımılda, kımılda!
-Onu helikoptere bindirin.

-Götürün. Kımıldayın!
-O, bir şey bilmiyor!

Onlara Yüce Kırmızı
Ruhu mu öğretiyordun?

-Üzerini arayın.
-Bıçağı var.

Bu da ne?
O nedir, Sam?

Sihirli tıkırtı?
Ne yapacaksın?

Yağmur dansı mı?
Kuraklık bitecek mi?

 

O, bir şey bilmiyor, dedim.
Onu rahat bırakın!

 

Hey, sakin ol!

 

Sakin ol, Allah'ın belası!

 

Onu yakaladık, değil mi?

 

Sadece sakin olun ve
rahatlayın, tamam mı?

Her şey bitti.

 

Onu enseledik, Jack.

Er geç büyükbabaya
geleceğini biliyordum.

Ray, işi başardı. İyi iş!

 

ARM yıkıldı. Belki şimdi
bu çevrede barış sağlanabilir.

 

Ortalık karıştıracak
eylemci kalmadı.

 

İyi,
{y:i}kola.

 

Bu konu kapansın. Buffalo Butte'e
gidelim, içkiler benden.

 

Orada görüşürüz.

 

Dawes'i arayıp, Kızılderili'nin
iyi iş yaptığını söyleyeceğim.

 

Yarın buradan gidiyoruz.

 

Sonra görüşürüz.

 

Dinle, ...

 

...ben, sandığın kişi değilim.

 

Üzgünüm.

 

O yolun arkasında...

 

...Yaralı Diz adında
bir yer var.

 

Hayalet Dansı
yaptıkları için...

...gelip, halkımı
öldürdüklerinde...

 

...1 yaşındaydım.

 

Bu dansın, ...

...beyaz adamların yaban
sığırını geri getirmesini...

 

...önleyeceğine inanıyorlardı.

 

İçimizden 300 kişiyi vurdular.

 

Öldürülenlerden biri
kutsal kişiydi...

...adı
{y:i}Wakiyan Cante.

 

Fırtınayürek.

 

Kaleye doğru...

 

...koşarken öldürüldü.

 

Bu onun kanı; ...

 

...aynı kan, ...

 

...çimenlere saçılmış ve
Yaralı Diz'e yağmış olan bu kan, ...

 

...senin kalbinde akıyor,
yaban sığırı gibi.

 

Fırtınayürek...

...geldi.

 

Halkına yardım etmesi için
bu belalı yere gönderildi.

 

Bana söylenen bu.

 

Koş.

 

Kaleye koş, Fırtınayürek.

 

Koş.

 

Askerler geliyorlar.

 

Televizyonumu kırdılar.

 

FIRTINAYÜREK

 

Sarı Şahin.

 

Sarı Şahin, Richard

 

ŞARTLI TAHLİYE

 

DOSYA DIŞI

 

Washingtonlu Kızıl Beniz.

 

Şimdiye kadar gitmiş
olacağını sandım.

 

İsterdim, Richard.

İsterdim.

 

Ama başın büyük belada.

 

Ne istiyorsun?

 

Oldukça zor olmalı.

 

Ne zamandır bununlasın?

 

Dizlerimin arasına
demir boru sokulduğundan beri.

Üç
{y:i}wasi'cus'la
dövüştüm.

Oh, evet. Bu Sioux Falls
cezaevindeydi, değil mi?

Hayır, Leavenworth'de.

Bu, Sioux Falls'dan.
Ne istiyorsun?

Leavenworth sıkı bir hapis, değil mi?

 

-Hiç tekli hücreyi denedin mi?
-Hayır, sanmıyorum.

 

Niye buradayım sence?

 

D.C. gönderdi seni.

 

-Bunu biliyorum.
-Doğru.

 

D.C. gönderdi beni.

 

D.C. gönderdi çünkü
bütün bu olay çok boktan.

 

Bu olay boktan derken ne
demek istediğimi anlıyor musun?

 

Seninle aramızda bir
anlaşma yapmıştık.

 

Anlaşmayı hatırlıyorsun,
değil mi?

 

Buradayım, değil mi?

 

Hayır, gittin bile.

 

Tahliye şartlarını...

...çiğnememek koşuluyla
erken tahliye aldın.

Doğru.
Şartları çiğnemedim.

 

Arka kapıdan yavaşça
çıkacağız. Kalk o sandalyeden.

Sizin neyiniz var böyle?

Kendi adımı bile unutuncaya kadar
tekli hücreye kapatıldım.

Size yardım edersem,
20 yıl kazanacağımı söylediniz.

İşte, size yardım ettim.
ARM gitti.

Kalk ayağa!

 

Asla FBI görmezsin, dediler.

 

Şimdi sen çıktın, pislik.

Ne istiyorsunuz?

 

{y:i}Size bilgi vermezsen,
{y:i}kodese geri döneceğim.

Sorun çıkaranları bulamazsam,
kodese geri döneceğim.

Sözüne karşı söz.
Kızılderili sözüne karşı.

 

Şartları çiğnedin, Richard.

 

Kimin umurunda?

{y:i}Daha ne istiyorsunuz?
{y:i}İstediklerinizi yaptım.

Sen öldürdün.

Sizin silahınızla
öldürdüm onu.

 

{y:i}Geri dönmeyeceğim.

 

Pekala.

 

Seninle konuşan adamlar.
İsimleri neydi?

Belki bir anlaşma yapabilirim.
Bilmiyorum.

Takım elbiseliler.

 

Üç takım elbiseli.
Onları o kadar tanıyorum.

 

Frank ile konuş.
O, ayarladı.

 

Doğru.
Frank Coutelle, oradaydı.

Evet.
Frank Coutelle, oradaydı.

 

Hey, bekle bir dakika.
Bekle.

Sen FBI değilsin.

Frank'i görmek istiyorum.
Sen lanet olası kanun değilsin.

Lanet olası kanun, benim!

 

Burada kal.

 

Birkaç km daha
gideceğiz, ileride.

 

Sen onu, hayali şeylerden bahsedip,
zırvalayan, yaşlı bir budala sandın.

 

Sana bir şey söyleyeyim, Hoss.
Onun hayalleri çok kuvvetli.

 

Bu hayaller, onları
rüyalarında mı görüyor?

 

Rüyalarda, hastalıkta, terleme
çadırında, hayal aramalarında.

Zamanını bilemezsin.

 

Jimmy'nin yakalanmasından
hemen önce, bir rüya gördüm.

 

Koşarken, yakalanıyordum.
Diğer Kızılderililerle koşuyordum.

 

Sırtımdan vuruldum.

 

Sonra, dün gece
arabayla oradan geçtim.

Olay yerinden. Onu gördüm.

 

Neyi gördün?

 

Yaralı Diz Anıtı'nı.

 

Atalarınla beraber
Yaralı Diz'de mi koşuyordun?

 

Sadece bir rüyaydı.

 

Sen gerçekten kimsin?

 

Ne demek bu?

 

Sen de o
hayallerden gördün.

 

Bu hayalleri görebilmek için
zaman gerekir.

Kimileri, bu hayalleri,
hiç göremezler.

 

Ve derken bir gün, Rolex'li,
yeni ayakkabılı...

..."yeni yetme"
bir Kızılderili gelir.

Üstelik lanet bir FBI olarak.
Hayali görür.

Üzgünüm.

 

Belki de, nasıl desem,
düzensiz rüyalardan biriydi.

 

Tabii, düzensiz rüya.

 

Düzensiz rüyaymış!
Gördün işte.

 

Ne yapmamı istiyorsun?

 

Dur!

 

İşte burası, dostum.

 

Kırmızı Geyik Tepesi.

 

Tanrım!

 

Bu da ne böyle?

 

Kahretsin.
Uranyum testi için kazılmış.

 

Şuna bak.

 

Bu bir mühür mumu.

 

Halkımız, maden kazma işine
yıllardır karşı çıkıyordu.

 

Ulusal güvenlik.

 

Bu topraklar Milton'ın mı?

Olmasını istiyor.

Kira sözleşmelerinden
komisyon alıyor.

 

Nasıl olur da kimse bilmez?

 

Çünkü hükümetiniz, yıllar önce,
halkımızı bu topraklardan geri çekti.

Milton ve adamları geri dönmememiz
için her yolu deniyorlar.

 

Leo bunu öğrendi ve hiç hoşlanmadı.
Bu yüzden Maggie'ye gitti.

 

Onu öldürdüler, ARM'ı yıkmak
için de Jimmy'nin üzerine attılar.

 

Bu konuda bir şey yapabilecek
tek kişi sensin.

 

Halkın, Milton ve adamlarını
ortaya çıkardı.

Onlar halkım değil.

 

Kahretsin Ray, kökenin.

Küçük Gezinti nehri
buradan başlar.

 

Suyu mikroplayan işte bu.

 

Bu maden kazılarına devam ederlerse,
bu arazinin ölümü olur.

 

Seni araziden çıkarmalıyız.

Richard Sarı Şahin'i
araziden çıkarmalıyız.

 

Milton'ın adamları.

 

Walter.

 

Kahretsin!

 

Ateş etmeyin!
Onu canlı istiyorum!

 

Ray, dinliyor musun?

Bu bir başkaldırı, buna gerek yok.

 

{y:i}Baskı altındasın. Anlıyorum.

{y:i}Yalnızca kenara çek ve konuşalım.

Tek istediğim, bu.
Haydi, arabayı durdur.

 

Rapid City federallerini
çağırsak, iyi olur.

Medya olayı istemiyoruz.

Arazi çıkışlarını tutun.

Her şey kontrol altında.

 

Sarı Şahin ötecek.

Sarı Şahin, bu sabah
3:06'da intihar etti.

 

{y:i}Arabayı durdur, Ray.

{y:i}Sen öldürdün, Richard.

{y:i}Sizin silahınızla öldürdüm onu.
{y:i}Geri dönmeyeceğim.

{y:i}Pekala.

 

{y:i}Seninle konuşan adamlar.
{y:i}İsimleri neydi?

{y:i}Belki bir anlaşma yapabilirim.
{y:i}Bilmiyorum.

{y:i}Takım elbiseliler. 3 takım elbiseli.
{y:i}Onları öyle tanıyorum.

{y:i}Frank ile konuş. O ayarladı.

{y:i}Doğru. Frank Coutelle, oradaydı.

{y:i}Evet. Frank Coutelle, oradaydı.

 

{y:i}Frank. O ayarladı.

{y:i}Doğru. Frank Coutelle oradaydı.

{y:i}Evet. Frank Coutelle oradaydı.

 

Her zaman kaydet, Frank. Sağol.

 

Emniyet kemerini tak.

 

-Hangi cehenneme?...
-Haydi, gidelim!

 

Kızılderili damarı tuttu.
Tanrım!

 

Araziden ayrılırsa,
başımız belaya girer.

Araziden ayrılamayacak.

 

Etrafımız sarıldı!
Ne cehenneme gittiğini sanıyorsun?

 

-Kale'ye.
-Ne?

-Kale'ye doğru gidiyoruz.
-Kahretsin!

 

Hangi cehenneme gidiyor bu?

 

Hiçbir yere.

 

Bu bir duvar.

 

-Burası mı?
-Evet, evet.

 

Yavaş, yavaş!

 

Lanet olsun!

 

Konuşalım, Ray.

 

Kırmızı Geyik Tepesi'ni
konuşalım!

 

Ne dediğini anlamıyorum.

 

Leo'yu neden öldürdük?

 

Neden Maggie öldü?

 

Topraklarınıza ne yapacağını
biliyor musunuz?

 

Kendine ne yapıyorsun?
Senin neyin var böyle?

Orada uranyum kazıyorlar.

 

-O, izinsiz. Kaseti bana ver.
-Bu mikroplu madde.

Planını gerçekleştirirsen,
tüm bu arazi ölür!

Yalan söylüyor!

 

-Nehrin içinde!
-Bak.

 

Buraya katili yakalamaya geldik.
Yakaladık. Bitti artık.

Sen buraya toprak
komisyonculuğuna...

 

...ve bunu bilenleri
temizlemeye geldin.

 

Bir okul öğretmenini bile.
Bir okul öğretmeni, Frank?

 

Ne istiyorsun?

 

Ne istiyorsun?

Danışmanlık görevi mi?

-Ayarlayabilirim.
-" Hassas Operasyon Birimi" .

-Ne istiyorsun?
-Halk biliyor.

 

Hepimizi öldüremezsin.

Halk biliyor.

 

Sana yardım edebilirim, ...

 

...ya da atalarının yanına
gidersin. Hangisi olsun?

 

Haydi, gidelim buradan.

 

Bu topraklar satılık değil!

 

MAGGİE KARTAL AYI

 

Keşke orada olsaydı.

 

Oradaydı, Ray.

 

Oradaydı.

 

Ee, Cooch'a ne olacak şimdi?

İçişleri Güvenlik soruşturması.

 

" Beyaz temizlik" mi?

" Dosya Dışı" .

 

Ama Maggie'nin...

 

...medya bağlantılarıyla
görüşeceğim.

Anlatacağımız hikayeyi
düşünürüz.

 

Artık işsiz olduğuna göre,
Küçük Çakal, ...

 

-...nereye gideceksin?
-Bilmiyorum.

Ne diyeceklerini
görmem gerek.

Kim "onlar"?

 

Bilirsin.

 

Başka hayal görmedin ya?

 

Kendine iyi bak,
Karga At.

 

Bir gün, geri dönmek istediğin
bir yer olursa, ...

...biliyorsun,
rüzgarı dinle, ...

 

...biz burada olacağız.

 

Dinle...

 

Sioux dilinde elveda
sözcüğü yoktur.

 

Kendine iyi bak, Ray.

 

{y:i}Altyazılar:
GELULA & CO., lNC.